“Fenerbahçe’yi her zaman kalbimin derinliklerinde hissettim”
Fenerbahçe Spor Kulübü’nün internet sitesinde yer alan haber şöyle:
Cansu Çetin çubuklu formayı giydi ve açıklamalarda bulundu
Fenerbahçe Opet Kadın Voleybol Takımımızın kadrosuna kattığı başarılı smaçör Cansu Çetin, Resmi Sitemize açıklamalarda bulundu. Sarı lacivertli formayı giymenin çocukluk hayali olduğunu açıklayan başarılı voleybolcu, özel bir sezonun kendisini beklediğini ifade etti.
Fenerbahçe’yi her zaman kalbimin derinliklerinde hissettim
“Öncelikle böyle büyük bir camianın parçası olduğum için çok mutluyum, çünkü bu benim çocukluk hayalimdi. Ailece Fenerbahçeliyiz ve Fenerbahçe’yi her zaman kalbimin derinliklerinde hissettim. Oraya ait bir formayı taşıyabilmek benim için çok özel bir duygu. Bu sebepten çok mutluyum. İyi ki Fenerbahçe’ye transfer oldum, bundan sonra da umarım voleybol kariyerimin sonuna kadar Fenerbahçe’de devam ederim.
Bildiğimiz gibi Türkiye’de üç büyük takım (Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş) var. Büyük takımların kendi aralarındaki mücadeleler her zaman çok çetin geçiyor. Özellikle Fenerbahçe ve Galatasaray’ın taraftar gücü her zaman maçı etkiliyor. Bu anlamda derbi maçlarının çok kolay geçtiğini söyleyemem. Hatta çoğu maç, benim için yüksek adrenalin seviyesinde oynanan maçlar olmuştu. Şimdi ise gerçekten aidiyet hissettiğim bir kulüpte olduğum için çok mutluyum.
Voleybolu çok özledim. Çünkü yarım kalan bir sezonu devam ettiremedik ama bu senenin çok daha özel bir sene olacağına inanıyorum. Bu kulüp için elimden gelen her şeyi yapmaya hazırım. Şimdiye kadar çok güzel bir dinlenme ve hazırlık süreci geçirdim. Kendimi keşfettiğim ve kendimle ilgili güzel tarafları öğrendiğim ve kendimi geliştirdiğim 1-2 ay oldu benim için. Aynı şekilde voleybol anlamında da kendimi geliştireceğim bir yıl olmasını diliyorum.
(Pandemi sürecinde) Günde en az 1 saat spor yaptım, kendimi geliştirebilecek kitaplar, biyografiler okudum, belgeseller izledim. Flüt üfleme hobim var, flüt çalmak demiyoruz; o konuda biraz kendimi geliştirdim. Onun dışında ailemle vakit geçirdim. Kendimi geliştirebileceğim her şeyi denedim. Şimdi de psikoloji sertifika programında 8 haftalık bir eğitime tabiyim. Sertifika alacağım ve psikoloji dalında da kendi yetkinliğimi kazanmaya çalışıyorum.
Özellikle benim için inanılmaz bir duygu olacak, çünkü her seferinde Fenerbahçeli olmama rağmen Fenerbahçe’ye karşı bir rekabet içinde olmak benim için çok zordu. Umarım taraftarımız beni bağrına basar ve bir bütün olarak çok güzel başarılara imza atarız. ”
Fotoğraflar: Ahmet Hopyar